Bizimle iletişime geçin

Daha

Göz Sulanması


Gözden yabancı cisimlerin, toz gibi maddelerin yok edilmesi, hijyenin saplanması ve yap oranının sağlanmasına yönelik gözyaşı üretilmektedir. Göz yaşı salgısı bu anlamda vücudu enfeksiyonlara karşı korumakta ve gözün kuru kalmasını engellemektedir. Göz kapağının alt ve üst bölümündeki bezlerden sargılanmakta olan gözyaşının içeriğinde su ve buhar bulunmaktadır ve gözlerin her kırpılmasında tamamına yayılmaktadır. Gözyaşı kanalıyla da dışarıya doğru akmaktadır. Fakat bazı sebeplerden ötürü gözyaşının drenajı etkilenmekte ve göz sulanması oluşur.

Göz sulanması belirtileri nelerdir?
Durumu doktora başvuracak duruma getiren belirtiler şu şekildedir:
-Gözlerde çizilme ve yaralanma
-Gözde bulanıklık ve görüşlerin azalması
-Göz etrafında şişlik ve ağrının bulunması
-Gözde devamlı kızarıklığın olması
-Gözdeki kan sızıntısının olması
-Gözde yabancı cisim ve batma hissiyatı
-Gözlerin açılıp kapanmasında acı hissiyatı

Göz sulanması teşhisi nasıl konulur?
Göz sulanması
birkaç hafta boyunca sürdüğü kişilerle semptomları yaşayanların göz rahatsızlıkları kısmına başvuru yapılmalıdır. Yapılacak muayenede doktor sulanmanın her kadar devam ettiğini, hangi faaliyetlerde ve zaman aralığında yaşandığını sormaktadır.
Fiziksel muayenede ışığında altında olan ve farklı cihazlarla gözde herhangi bir lezyon, enfeksiyon ya da farklı sağlık probleminin olup olmadığı incelenmektedir.

Gözyaşı kanalı tıkanıklığı neden olur?
Gözyaşı, üst göz kapağın dış bölümünde, kaşın altında yer alan gözyaşı bezleri tarafından salgılanmaktadır. Göz yüzeyinde dağılıp kayganlık, koruma ve berraklık sağlamaktadır. Salgı bezlerinden salınmasından sonra göz yüzeyini ıslatıp burun kökündeki pınarcık denilen kısma gelir ve oradaki iki delikten ince kanallar aracılığıyla buruna aktarılmaktadır. Bu boşalma kanallarındaki tıkanıklık gözyaşı kanal tıkanıklığı diye tanımlanmaktadır.
Bayanlarda daha çok görülmektedir. Hasta gözünün sürekli olarak yaşarması ve çapaklanmadan şikayet etmektedir. Lakrimal sistem, gözyaşını buruna ileten drenaj sistem bir sebepten dolayı tıkandığı zaman, üretilen göz yaşının bir bölümü göz kapaklarından yüze doğru akmaktadır. Bir bölümü de drenaj yollarında birikmekte, göllenmiş bu göz sulanması çok sık enfeksiyon geliştirmekte ve göz kapağının iç açısında ağrılı şişlik ya da iltihaplı akıntı ortaya çıkmasına neden olabilmektedir.

Göz sulanması nedenleri nelerdir?
Yetişkinlerde göz sulanmasının en sık nedenleri arasında göz alerjisi ve kuru göz hastalıkları bulunur.
-Göz sulanmasının en sık sebeplerinden biri göz alerjisidir. Toz, polenler, hayvan kepeği gibi alerjen maddelere yönelik gözlerde kaşıntı, sulanma ve şişme belirtileri ile ortaya çıkabilmektedir.
-Göz kapağı iltihabı bulunan blefarit göz sulanmasının sık olan nedenlerindendir.
-Göre girmiş yabancı cisimler
-Alt göz kapağının dışa dönüklüğü,
-Bazı ilaçlar göz sulanması yapabilir.
-Soğuk algınlığı, sinüzit ve nezlenin belirtisi açısından burun akıntısı ile beraber göz sulanması görülebilmektedir.

Göz Kapağı Estetiği Nedir?
Göz kapağı estetiği
işlemi üst göz ve alt göz kapağına uygulanmakta olan işlemdir. Bu noktalarda sarkmış derinin ve fazla olan kas dokusunun çıkarılması olarak gerçekleştirilen cerrahi operasyon olmaktadır. Bu ameliyatı plastik cerrahi uzman yapmaktadır. Bu ameliyat ile beraber artıca göz etrafında olan torbalanmalar, morluklar ve kırışıklıklar giderilir.

Yer çekimi etkisi ve yaşla beraber göz etrafında ve kapında sarkmaların ortaya çıkmasıdır. Yaş faktörü ile beraber göz kapaklarındaki torbalanma, renk değişimi, ciltte kırışıklık ve gevşeme gibi bazı bulgular tespit edilmektedir. Ayrıca güneş ışınlarına mecbur kalma, hava kirliliği, düzensiz uykular, alkol ve sigara gibi faktörlerde yaşlanmasını hızlandırır. Bu anlamda, görsel olarak çok kötü bir görünümde olduğundan göz kapağı estetiği gerekli duruma gelmektedir.

Göz Kapağı Yaşlanma Belirtileri Nelerdir?
İnsan cildi elastik yapıdadır ancak yaş geçtikçe elastikiyeti kademeli şekilde azalmaktadır. Yüzde oluşan elastikiyet kaybı neticesinde deri fazlalığı öncelikle göz kapağında meydana gelir. Bu anlamda yaş belirtileri ilk göz kapağındaki oluşmaktadır. Bu belirtiler bireyde yorgunluk, donukluk ve olduğu için yaşlı görünüme sebep olmaktadır.
-Yorgun yüz ifadesi,
-Göz kenarlarında oluşan kaz ayağı çizgileri,
-Göz altlarında oluşan torbalanma ve renk değişikliği,
-Üst göz kapağı düşüklüğü,
-Göz kapağı cildindeki kırışıklık ve sarkmalar,
 
Göz Kapağı Estetiği Hangi Durumlarda Yapılır?
Göz kapağı özellikle yüzün fonksiyonel ve estetik açısından önemli estetik üniteleri arasındadır. Göz kapağı estetiği, genel de halk tarafından da algılanmış şekliyle göz kapağındaki kırışıklık, torbalar, sarkmalar ya da varsa göz kapağı derisinde oluşan hastalıkları kapsamaktadır. Göz kapağı ve etrafı farklı estetik alt ünitelere ayrılır, fakat özellikle alt ve üst göz kapağı en çok cerrahi girişim uygulanan ünitelerdir. Fakat göz kapağına yapılacak cerrahi operasyon, göz etrafındaki diğer alt estetik ünitelerinde hesaba katılmasını ve gerekli olduğunda bu noktalara ek müdahaleleri kapsayan bütüncül bakış açısı gerektirmektedir.

Göz Kapağı Estetiği Sonrası Nelere Dikkat Edilmeli?
Göz kapağı estetiği ameliyatı sonrasında 2 gün göze yorgunluk veren durumlardan uzak durulmalıdır.
-Doktor tarafından verilen damlalar ve göz pomadı düzenli bir şekilde kullanılmalıdır.
-1-2 hafta kadar enfeksiyon kapma risklerine karşı makyaj yapılmaması önerilmektedir.
-Göz kapağı estetiği sonrasında çok ağrı olmaz.
-Güneş ışınlarından korunabilmek için güneş gözlüğü kullanılmalıdır.
-Soğuk uygulama ve yüksek yastıklarda yatılmalıdır.
-Gözde yaşarma, yanma hissiyatı ve kuruluk olabilmektedir.
-Ufak ameliyat izlerini ilk haftalar da makyaj ile gizleyebilirsiniz.


Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis)
Bazı insanlarda baygın veya uykulu bakışlar görülür bunun nedeni pitozis diye adlandırılan göz kapağı düşüklüğüdür. Göz kapağı sarkması ismi de verilir. Göz kapağı düşüklüğü nedeni kas tabakasının bozulmasıdır. Sağlıklı kişilerin göz kapakları gözün renkli kısmını 1-1,5 mm kadar kapatır. 1-1.5 mm orandan çok daha fazla gözü kapatması göz kapağı düşüklüğü diye adlandırılır. Göz kapağı düşüklüğü için birçok neden bulunmakla beraber kas tabakasının bozulması da bunlardan biridir. Farklı nedenlerle meydana gelen kapak düşüklüğü için farklı tedaviler uygulanır. Çocukluk sürecinde görülen göz kapağı düşüklüğü değişmez ve zaman içinde kişiyi rahatsız edebilmektedir.

Göz kapağı düşüklüğünün (Pitozis) belirtileri nelerdir?
Göz kapağı düşüklüğü
en belirgin belirtisi göz kapağının aşağıya sarkık olarak durmasıdır. Sarkıklık görülemeyecek kadar hafif seviyede de olabilir. Göze çarpan ileri seviye de olabilir Pitozis kendini farklı belirtilerle de gösterir ve o belirtiler de şöyledir:
-Kişinin görmeyi kolay hale getirmesi için başını geriye doğru kaldırması, kaşlarını kaldırıp göz kapaklarını yukarı doğru çekmesi
-Yüzdeki donuk ifade,
-Gözde kurluk ve aşırı yaşarma,
-Görmeyi kolay hale getirmek için uygulanan hareketler neticesi bel ve omurgada ağrı,

Göz kapağı düşüklüğü tedavi yöntemleri nelerdir?
Göz kapağı düşüklüğü ya da pitosiz rahatsızlığının tedavi yöntemleri farklılık gösterir.
Göz kapağı düşüklüğü farklı durumlardan kaynaklanabilir. Bundan dolayı tedavi aşamasına geçmeden önce kesinlikle neden olduğu teşhisi gerçekleştirilmelidir.
Hastanın yaşı, düşüklüğü iki göze de etkisinin olup olmadığı, göz kapak yüksekliği, göz hareketlerindeki kısıtlılıklar, göz kapağını tutan kasın mevcuttaki gücü gibi durumlar değerlendirilip tedavi yöntemi uzman doktorlar tarafından belirlenmektedir.

Göz kapağı düşüklüğü kendiliğinden geçer mi? Nasıl geçer?
Kas gevşemesine yönelik gerçekleşen oyun veya doğuştan gerçek göz kapağı düşüklüğü kendiliğinden geçmemektedir. Levator kasını kalın ve gergin lastik gibi düşündüğümüzde, bu dokunun uzun vakit sündüğü ve oldukça gevşek ve uzayan lastik kıvamına geldiği halini düşünebiliriz. Kendiliğinden eski haline dönemeyecek sünen lastik, levator kasında da kendiliğinden tamiri olmaz ve ameliyat gerektirmektedir.
Bu durumla ilgili bazı istisnalar vardır. Göze alınan darbeye yönelik göz kapağı düşüklüğünde, şayet kesici yaralanmadan dolayı kas ya da sinir hasarı bulunmuyorsa, 2-3 ay içinde kapak kendi kendine eski durumuna gelebilmektedir.


Continue Reading
Yorum yapmak için tıklayın

Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ad Blocker Algılandı!

Reklamlarımız sizi rahatsız etmez, lütfen Adblock eklentisini web sitemizde devre dışı bırakın.

Refresh